Kompozit Kaplamalar

Kompozit Kaplama Nedir?

Ağzın ön bölgesinde yer alan dişler, kişinin genel görünümü ve gülüş profili açısından çok önemlidir. Buna bağlı olarak, ön dişler pek çok durumda kişide estetik kaygılar gelişmesine neden olabilir. Ön dişlerin görünümünü düzeltmek ve kişinin estetik kaygılarını gidermek için uygulanabilecek çeşitli alternatif tedaviler vardır. Kişi özelinde uygun şartlar sağlandığı takdirde minimal restorasyonlarla sorunun tedavi edilmesi söz konusu olabilir. Söz konusu minimal restorasyon uygulamaları arasında ilk sırada kompozit kaplama lamina gelir.

Günümüzde sıklıkla uygulanan estetik diş hekimliği prosedürlerinden biri olan kompozit lamina, dişin ön yüzeyini düzenlemek içlin doğal diş dokusuyla birçok açıdan uyumlu kompozit materyal kullanılarak gerçekleştirilen bir restorasyondur.  Kişi özelinde planlanan ve uygulanan restorasyon çalışması ile dişteki doku eksikliklerine bağlı estetik ve fonksiyonel problemlerin tedavi edilmesi mümkündür. Ayrıca; dişin formunda, şeklinde ya da renginde değişiklik yapılabilir. 

Kompozit lamina, dişlerin karşı karşıya kalabileceği normal düzeydeki kuvvetlere karşı son derece dayanıklıdır. Ağız ve diş bakımı rutinine gereken özenin gösterilmesi durumunda, kompozit kaplama dişler uzun yıllar boyunca güvenli bir şekilde kullanılabilir. Diğer yandan kompozit kaplama dişler, normalin üzerinde yük binmesini tolere edemez. Bu yüzden, normal dişler için de risk teşkil eden çok sert yiyecekleri ya da kabuklu yemişleri tüketmek, kompozit kaplama dişlerin ömrünü büyük ölçüde kısaltabilir. Ayrıca tırnak yeme, kalem ısırma ve diş sıkma gibi alışkanlıklar da kompozit kaplamaların zarar görmesine neden olabilir.

Doğal dişlerde renk değişikliklerine neden olabilen etkenler, kompozit lamina kaplamaların yüzeyinde de renklenme oluşmasına yol açabilir. Bu nedenle, kompozit lamina tedavisinden sonra ağız ve diş temizliği çok önemlidir. Bu aşamada dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan biri, dış etkenlerin neden olduğu lekelerin cila uygulamasıyla giderilemeyebileceğidir. Bu yüzden, tedavi sonrası hasta dişlerinde renklenmeye neden olabilecek yiyecek ve içeceklerden uzak durmalıdır. 

Kompozit lamina tedavisinde kişi özelinde renk seçimi yapılırken geniş bir çeşitlilikten faydalanılabilir. Böylece kişinin gerçek diş rengiyle aynı tonda kompozit laminalar elde edilebilir. Kompozit lamina tedavisinde ışık geçirgenliği son derece yüksek bir materyal kullanıldığı için doğal bir görünüm elde etmek mümkündür.

Kompozit lamina tedavisinin, hastanın sağlıklı diş dokusu korunarak uygulanması söz konusu olabilir. Ayrıca, protez uygulamaları ile kıyaslandığında çok daha düşük maliyetli bir işlem olması önemli bir avantaj olarak kabul edilir. Uygulama genellikle anestezi gerekmeden yapılabilir. Çünkü uygulama sırasında hasta acı ya da ağrı hissetmez. Bu açıdan değerlendirildiğinde konforlu ve işlevsel bir çözüm olduğu ifade edilebilir.

Kompozit Kaplama Nasıl Yapılır?

Kompozit kaplama ya da kompozit lamina, hasta özelinde tedavi gereksinimine bağlı olarak laboratuvar ortamında hazırlanabilir ya da klinik ortamında doğrudan uygulanabilir. Tedavi aşamasında öncelikle tedavisi hedeflenen dokulardaki düzenleme gereksinimi tespit edilir. Gerekli görülmesi hâlinde aşındırma ya da çürük temizliği gibi işlem adımları tamamlanır. Kompozit kaplamaların laboratuvar ortamında hazırlanacağı durumlarda hastadan ölçüler alınır ve belirlenen tasarıma göre üretim yapılır.

Restorasyonlar hazır olunca dişlerle uyumlu olup olmadığı kontrol edilir. Diş yüzeyleri hazırlanır ve laminaların diş yüzeyine yapıştırılmasıyla tedavi süreci tamamlanır. Doğrudan uygulama yapılacağı durumlarda ise kompozit materyalle bağlantı sağlamak için dişin yüzeyine asit ve özel bağlayıcı ajan uygulanır. Daha sonra dişin ön yüzeyine ihtiyaç duyulan miktarda kompozit uygulanır ve hasta özelinde planlanan değişime uygun olacak şekilde düzenlenir. Bir sonraki adımda özel bir ışından faydalanılarak diş yüzeyine bağlanması sağlanır. Diş dokularıyla uyumlu bir yüzeye sahip olmasını sağlamak için detaylı bir cilalama yapılarak prosedür tamamlanır.

Kompozit kaplama tedavisi uygulanacak olan hastanın dişleri ve diş etleri sağlıklı olmalıdır. Gerek görülmesi hâlinde kompozit kaplama işleminden önce diş taşı temizliği, kanal tedavisi ya da implant tedavisi gibi farklı diş hekimliği prosedürlerine başvurulması söz konusu olabilir.

Kompozit kaplamalar, diş sıkma ya da gıcırdatma alışkanlığı olan kişiler için uygun değildir. Çünkü kompozit lamina kaplamalar ince bir yapıya sahiptir. Yoğun baskı nedeniyle çatlayıp kırılabilir. Kompozit lamina tedavisi kapsamında aşındırma yapılacağı durumlarda, aşındırmanın geri dönüşü olmadığı konusunda hastayı bilgilendirmek gerekir. Kompozit kaplamaların kırılması, düşmesi ya da yıpranması durumunda yenileri ile değiştirilmesi söz konusu olabilir.

Kompozit lamina yapıldıktan sonraki ilk 24 saat dişlerde renklenmeye ve lekelenmeye neden olabilecek yiyecek ve içeceklerin tüketiminden uzak durulmalıdır. Bunun nedeni, kompozit kaplamaların ilk 24 saat içinde söz konusu renklendiricilere karşı dayanıksız bir yapıda olmasıdır. Dişler fırçalanırken aşındırıcı madde içermeyen diş macunları kullanılması, normal diş fırçalaması ve arayüz bakımı sırasında diş hekiminin tavsiyelerine uyulması son derece önemlidir.

Kompozit Kaplamaların Ömrü Ne Kadardır?

Kompozit kaplamaların ömrü ortalama 5 ila 7 yıl arasında olsa da, bu süre birçok farklı faktöre bağlı olarak değişebilir. Kompozit kaplama tedavisi sırasında kullanılan malzemelerin kalitesi, hastanın tedavi sonrası ağız ve diş bakımı rutinine ne kadar özen gösterdiği, rutin diş hekimi kontrollerinin yapılıp yapılmadığı gibi unsurlar kompozit kaplamaların ömrü üzerinde doğrudan etkilidir. Kompozit kaplamaların ömrü doğru bir bakımla 10 ila 15 yıla kadar uzayabilir.

Kimler Kompozit Kaplama Yaptırabilir?

Kompozit kaplama pek çok farklı durumda uygulanabilen işlevsel ve etkili bir diş hekimliği prosedürüdür. Dişin rengini ya da şeklini değiştirme amacıyla uygulanabilen kompozit lamina prosedürünün dişlere hiçbir zararı yoktur. Dişlerin yanı sıra diş etlerine ve ağız içi dokularına da zarar vermez. Bu açıdan işlevsel bir kozmetik restorasyon olarak öne çıkan kompozit laminaların tercih edilebileceği durumlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:

• Dişin ön yüzeyinde gelişen minimal çatlakları tedavi etmek
• Belirli düzeydeki diş kırıklarından kaynaklanan doku kayıplarını tedavi etmek
• Doku kaybı ileri düzeyde olmadığı ve lezyon dişin arka yüzeyine yayılmadığı durumlarda çürük lezyonları tedavi etmek
• Dişlerde aşınmaya neden olan faktörlerden yalnızca dişin ön yüzeyinin etkilendiği durumlarda estetiği düzenlemek ve hassasiyet sorununu gidermek
• Dişlerin renginde değişiklik yapılmak istendiğinde doğal diş rengine göre daha açık bir tonda kompozit lamina kullanmak
• Dişlerde minimal çapraşıklık olduğu durumlarda dişlerde sağlıklı dokuda uygulama yapılması gerekmeksizin çapraşıklıktan kaynaklanan estetik problemleri maskelemek
• Diş seviyelerinin farklı olması durumunda gerekli görülen dişlerde diş boyunu belirli bir düzeyde uzatmak
• Dişler arasında aralık olması hâlinde aralığın genişliğine bağlı olarak kompozit lamina tedavisinden faydalanılması gündeme gelebilir.

Kompozit Kaplama Fiyatları

Diğer tüm diş hekimliği prosedürlerinde olduğu gibi kompozit kaplama fiyatları konusunda da net bir rakamdan söz etmek doğru değildir. Çünkü kompozit lamina fiyatları da pek çok farklı unsura bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kompozit kaplama fiyatları belirlenirken öncelikle kaç adet dişe ve hangi dişlere uygulama yapılacağı değerlendirilir. 

Kullanılan malzemelerin kalitesi, elde edilecek sonuçların başarısını doğrudan etkilediği gibi kompozit kaplama fiyatları üzerinde de doğrudan etkilidir. Tüm bunların yanı sıra tedaviyi gerçekleştirecek diş hekiminin uzmanlığı ve kliniğin fiyat politikası da kompozit kaplama fiyatları üzerinde etkili olan unsurlar arasında sıralanabilir.