Ambulatuvar Flebektomi Nedir?
Ambulatuvar flebektomi, yüzeysel varisli damarların tedavisinde kullanılan minimal invaziv bir cerrahi yöntem olup hem tıbbi hem de estetik açıdan etkili bir çözüm sunar. Mikroflebektomi veya mini flebektomi olarak da adlandırılan işlem, rahatsızlık veren varisli damarların ciltte oluşturulan küçük kesiler yoluyla çıkarılmasını içerir. Genellikle birkaç milimetre boyutundaki kesiler, dikiş gerektirmez ve son derece hızlı bir iyileşme süreci sağlar. Özellikle bacaklarda görülen büyük, şişkin ve belirgin varislerin tedavisinde yaygın olarak tercih edilir.
Varisler genellikle sadece kozmetik bir sorun olarak algılansa da, altta yatan venöz yetmezlik gibi ciddi sağlık problemlerinin bir sonucu olabilir. Bu nedenle ambulatuvar flebektomi, sadece estetik kaygıları gidermekle kalmayıp aynı zamanda dolaşım sistemine bağlı rahatsızlıkların ilerlemesini önleyebilir. Tedavi edilmeyen varisler; zamanla ağrı, şişlik, cilt renk değişiklikleri ve hatta bacaklarda kronik yaralara yol açabilir. Ambulatuvar flebektomi, bu tür komplikasyonların önlenmesinde etkili bir rol oynar.
Flebektomi Nasıl Yapılır?
Flebektomi, dikkatli bir planlama ve özenli bir hazırlık süreci ile gerçekleştirilen bir cerrahi işlemdir. İşlem öncesinde hastanın tıbbi geçmişi detaylı bir şekilde değerlendirilir, mevcut sağlık durumu analiz edilir ve işlem için uygun olup olmadığı belirlenir. Ultrason gibi görüntüleme teknikleri kullanılarak hasarlı damarların yeri ve boyutu tespit edilir. Bu bölgeler işlem sırasında rehberlik etmesi için cilt üzerine işaretlenir. Bu aşama işlemin etkinliğini artırmak ve komplikasyon risklerini minimuma indirmek için son derece kritiktir.
Hasta ameliyat masasında en iyi erişimi sağlayacak şekilde uygun bir pozisyona alınır. Lokal anestezi uygulanarak tedavi edilecek bölge uyuşturulur. Bu işlem, hastaların hem işlem sırasında hem de sonrasında herhangi bir ağrı veya rahatsızlık hissetmesini engeller. Lokal anestezinin avantajı, genel anesteziye göre daha az risk taşıması ve hastaların işlem sonrası hızlı bir şekilde toparlanmasını sağlamasıdır.
İşlem sırasında uzman cerrah, cilt üzerinde genellikle 1-3 milimetrelik küçük kesiler açar. Bu kesiler, özel kanca benzeri aletlerle damarların çıkarmasına olanak tanır. Cerrah, varisli veya hasarlı damarları küçük parçalar hâlinde dikkatlice çıkarmak için bu aletleri kullanır. Çıkarılan damarlar genellikle sorunun kaynağı olan yüzeysel damarlar olduğundan işlem sonrasında derin damar dolaşımı etkilenmez. Kesilerin küçük olması sayesinde işlem sırasında kanama, enfeksiyon veya yara izi oluşma riski oldukça düşüktür. Çıkarılan damarların bulunduğu alanlar steril bantlarla kapatılır ve genellikle dikiş gerektirmez. Bu minimal invaziv yöntem hem işlem sırasında hem de sonrasında hasta konforunu ön planda tutar ve iyileşme sürecini hızlandırır.
İşlem süresi, çıkarılacak damarların sayısı, boyutu ve yerleşimine bağlı olarak 30 ila 90 dakika arasında değişir. İşlem tamamlandıktan sonra hastaların bacaklarına elastik bir bandaj uygulanır. Bandaj uygulaması, kan dolaşımını destekler ve iyileşme sürecini hızlandırır. Ayrıca işlem sonrasında hastaların kompresyon çorapları giymesi önerilir. Böylece işlem sonrası ödem oluşumunu önlemek, kan dolaşımını düzenlemek ve genel iyileşme sürecini desteklemek mümkün olabilir.
Flebektomi Neden Yapılır?
Flebektomi, özellikle büyük ve belirgin varislerin tedavi edilmesi gerektiği durumlarda sıklıkla tercih edilen etkili bir cerrahi yöntemdir. Varisli damarlar çoğu zaman sadece kozmetik bir sorun gibi görünse de, bu damarların altında yatan venöz yetmezlik gibi ciddi dolaşım problemlerine işaret edebileceği unutulmamalıdır. Venöz yetmezlik, bacaklardaki kanın kalbe geri taşınmasında bozulmaya neden olur. Kanın damar içinde birikmesi varislerin oluşumuna yol açar. Bu sorun zamanla ilerleyebilir ve tedavi edilmediğinde daha ciddi sağlık komplikasyonlarına neden olabilir.
Flebektomi işlemi sırasında, işlevini yitirmiş damarlar küçük kesilerle çıkarılarak vücuttan uzaklaştırılır. Bu işlem, varislerin neden olduğu kozmetik görünüm sorunlarını çözer ve sağlıklı kan dolaşımını destekleyerek venöz yetmezliğin neden olduğu semptomların hafifletilmesine yardımcı olur. Flebektomi, özellikle günlük yaşamda rahatsızlığa neden olan ciltte renk değişiklikleri, şişlik, kaşıntı ve ağrı gibi semptomları hafifletmek amacıyla tercih edilir. Tedavi edilen bölgedeki baskıyı azaltarak hastaların yaşam kalitesini belirgin şekilde artırır ve günlük aktivitelerini daha rahat bir şekilde gerçekleştirmelerini sağlar.
Uygulanan cerrahi müdahale, mevcut sorunları çözdüğü gibi daha ciddi komplikasyonların önlenmesi açısından da önemlidir. Tedavi edilmeyen varisler zamanla tromboflebit (damar iltihabı), cilt ülserleri veya kanama gibi sağlık problemlerine yol açabilir. Flebektomi, bu tür komplikasyonların gelişme riskini azaltan etkili bir çözüm sunar. İşlem genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirildiği için hasta konforunu da maksimize eder ve hızlı bir iyileşme süreci sağlar.
Flebektomi; varislerin neden olduğu semptomları hızlı, kesin ve etkili bir şekilde gidermek isteyen hastalar için ideal bir tedavi seçeneğidir. Bu yöntem hastaların uzun vadede sağlıklı ve konforlu bir yaşam sürdürmesine katkıda bulunur. Doktorunuz, flebektomiye uygun bir aday olup olmadığınızı değerlendirmek için detaylı bir muayene yapacak ve size en uygun tedavi planını sunacaktır.
Mini Flebektomi Nedir?
Mini flebektomi, geleneksel flebektomi prosedürünün geliştirilmiş ve daha az invaziv bir versiyonu olarak karşımıza çıkar. Bu modern yöntem, özellikle cilt yüzeyinde gözle görülebilen, şişkin ve belirgin varislerin tedavisinde etkili bir şekilde uygulanmaktadır. Mini flebektomi varis problemlerinin neden olduğu estetik kaygılar, ağrı, şişlik, kaşıntı ve ileri vakalarda daha ciddi sağlık sorunlarını gidermek amacıyla tercih edilebilecek etkili ve güvenli bir yöntemdir.
Prosedür kapsamında yapılan küçük kesiler ve kullanılan ileri cerrahi aletler sayesinde işlem sonrası ağrı önemli ölçüde azaltılır ve estetik sonuçlar büyük oranda iyileştirilir. Geleneksel flebektomi yönteminde daha büyük kesiler gerekebilirken mini flebektomi bu konuda minimal invaziv bir yaklaşım benimser. Bu sayede dikiş gerektirmeyen ve ciltte neredeyse hiç iz bırakmayan bir işlem olarak öne çıkar. Prosedür, İsviçreli Dr. Robert Müller tarafından 1960’larda geliştirilmiş olup günümüzde teknolojik ilerlemelerin katkısıyla daha da modernleşmiştir.
Mini flebektomi, lokal anestezi altında yapılır ve hasta prosedür sırasında tam anlamıyla uyanık olur. Hastalar işlem sonrasında genellikle hızlı bir şekilde normal günlük aktivitelerine dönebilir. Modern tıpta kullanılan ultrason teknolojisi, mini flebektomi prosedüründe önemli bir rol oynar. Ultrason eşliğinde yapılan işlem sayesinde varislerin yerleri daha hassas bir şekilde belirlenir ve işlem etkinliği artırılır. Doktorun yalnızca sorunlu damarları hedefleyerek çevredeki sağlıklı dokuların zarar görme riskini en aza indirir.
Yaklaşık bir saat süren işlem, hastalar için hem zaman açısından hem de sonuç açısından son derece avantajlıdır. İşlemden sonra hastaların aynı gün taburcu edilmesi mümkündür. Prosedür sonrasında, bölgenin iyileşmesini desteklemek ve tedavi etkinliğini artırmak için kompresyon çoraplarının kullanılması önerilir. Hafif fiziksel aktivitelere başlanması da iyileşme sürecine katkıda bulunur. Böylece hasta hem estetik açıdan tatmin edici sonuçlar elde eder hem de yaşam kalitesinde belirgin bir iyileşme hisseder.
Çalışma Saatlerimiz
Pazartesi: 09:00 – 18:00
Salı: 09:00 – 18:00
Çarşamba: 09:00 – 18:00
Perşembe: 09:00 – 18:00
Cuma: 09:00 – 18:00
Cumartesi: 09:00 – 18:00
Pazar: Kapalı